Schließen
açıklama yapmak "Başkan Obama dün bir açıklama yaptı"
alışveriş yapmak/-DA/-DAn "Ben geçen hafta sonu Macys'de/den alışveriş yaptım"
almak/-I &-DA/DAn "Macys'den güzel bir ceket aldım"
anlamak/-I "Türkçe'yi iyi anlıyorum"
aramak/-I "Arkadaşım dün beni aradı"
ayrılmak/-DAn "Ben Türkiye'den 20 yıl önce ayrıldım"
bakmak/-A "Ben arabaya baktım"
başlamak (intrans.) "Ders başladı"
başlamak/-A "Öğretmen derse başladı"
beklemek/-I "Sizi kafeteryada bekledim"
bilmek/-I "Ben Türkçe'yi iyi biliyorum"
binmek/-A "Bu sabah Ballston'dan taksiye bindim"
bitirmek/-I (transitive) "Ev ödevimi bu sabah bitirdim"
bitmek (intrans.) "Ev ödevim bu sabah bitti"
bırakmak/-I (transitive) "Sigarayı 10 yıl önce bıraktım"
büyümek/-DA "Ben İzmir'de büyüdüm"
çalışmak/-A "Ben FSI'da Türkçe öğrenmeye çalışıyorum"
çalışmak/-DA "Ben FSI'da öğretmen olarak çalışıyorum"
çıkmak/-DAn "Ben dün FSI'dan saat 4'te çıktım"
davet etmek/-I "Ali beni bir partiye davet etti"
dinlemek/-I "Ben arabada müzik dinledim"
dinlenmek/-DA "Ben tatilde çok dinlendim"
doğmak/-DA "Ben İstanbul'da doğdum"
dönmek/-DAn (intrans.) "Ben Washington'a eylülde döndüm"
geç kalmak/-A "Ben bu sabah derse geç kaldım"
getirmek/-I (transitive) "Öğle yemeği için her gün evden sandöviç getiriyorum"
gezmek/-I/-DA "Ben Washington'da müzeleri gezdim"
girmek/-A "Ben bu sabah sınıfa saat 8'de girdim"
gitmek/-A "Ben tatilde Boston'a gittim"
görev yapmak/-DA "O, 3 yıl Adana'da görev yaptı"
görüşmek/-lA "Gazeteciler Başkan Obama'yla görüştü"
hatırlamak/-I "O diplomatı hatırlamıyorum"
hazırlamak/-I "Her hafta ders planı hazırlıyorum"
hazırlanmak/-A (intrans.) "Her sabah 6'da hazırlanıyorum"
hissetmek/-I "Siz tatilde ne hissettiniz?"
inmek/-DAn "Ben Ballston'da taksiden indim"
istemek/-I "Gazeteciler Başkan Obama'yla görüşmek istedi""
izlemek/-I "Ben dün gece televizyonda maç izledim"
kabul etmek/-I "Başkan Obama gazetecileri Beyaz Saray'da kabul etti"
kalkmak "Ben bu sabah saat 6'da kalktım"
kalmak/-DA "Biz New York'ta 3 gün kaldık"
katılmak/-A "Ben bu sabah bir toplantıya katıldım"
kaybetmek/-I (transitive) "Telefonumu kaybettim"
kaybolmak (intrans.) "Telefonum kayboldu"
konuşmak/-lA "Biz sınıfta öğretmenle konuştuk"
koşmak/-DA "Dün parkta 1 saat koştum"
mezun olmak/-DAn "Ben 1990'da üniversiteden mezun oldum"
öğretmek/-I/-A "Ben Türkçe öğretiyorum"
okumak/-I "Geçen hafta güzel bir kitap okudum"
olmak "O geçen yıl diplomat oldu"
oturmak/-DA "Rockville'de oturuyorum"
oynamak/-I/-lA "Ben oğlumla basketbol oynadım"
rastlamak/-A "Geçen hafta FSI'da bir Türk diplomata rastladım"
satmak/-I "Geçen hafta sonu arabamı sattım"
sevmek/-I "Eşim Türk yemeklerini çok seviyor"
seyretmek/-I "Her gece televizyon seyrediyorum"
tanışmak/-lA " Ben eşimle Türkiye'de tanıştım"
taşınmak/-A/-DAn (intrans.) "(Türkiye'den) Amerika'ya 25 yıl önce taşındık"
tutuklamak/-I "Polis, adamı tutukladı"
tutuklanmak (passive) "Adam tutuklandı"
uğramak/-A "Ben dersten sonra bir bara uğradım"
unutmak/-I "Bazı Türkçe kelimeleri unutuyorum"
uyumak "Dün gece 7 saat uyudum"
yapmak/-I "Dün akşam bir saat spor yaptım"
yatmak "Dün gece erken yattım"
yazmak/-I/-A "Ben arkadaşıma bir e-posta yazdım"
yemek/-I "Bu sabah sandöviç yedim"
yürümek/-A/-DA/-DAn "Dün FSI'dan eve yürüdüm"
ziyaret etmek/-I "Geçen hafta müzeleri ziyaret ettim"
